BALLI KAYMAKLI MÜFTERİ
Özcan Işıklar meclis toplantısında AKP’nin verdiği bir önerge üzerinden ballı kaymaklı maaş alan personelini savunmaya devam ediyor.
Diğer Personel ikramiyelerini ödemeyen Işıklar,
Bu iki personelin ballı kaymaklı maaş savunmasının arkasına sığınarak gündemi çarpıtıyor.
Sanıyor ki millet ballı kaymaklı maaş alan personeli unutturacak.
Bir de bu durumu eleştiren haber yapan bizleri şantajcılıkla suçluyor.
Bizde bekliyoruz ne şantaj yapmışız, Özcan Işıklar’a?
Neden bu şantaj konusunu açıklamıyor?
Neden savcılığa “Bana şantaj yapıyorlar” diye suç duyurusunda bulunmuyor?
Ver savcılığa çıksın ortaya her şey?
“Bana şunlar, şunlar şantaj yapıyorlar” diye vermezsen savcılığa,
Sen İftiracısın, Sen Müfterisin Özcan Işıklar…
YAPIŞKAN KOLTUK
Her ne kadar 2011 seçimleri havasına daha girmemişken
Bazıları aday adaylıklarını açıklamaya başladı.
Önce CHP’den Selami Değirmenci açıkladı ki,
Zaten aday adayı olacağı biliniyordu.
Sonra da DSP’den Yakup Bektaş açıkladı aday adaylığını,
Ama Bektaş, aday adaylığını açıklarken Değirmenci içinde verdi veriştirdi.
Demokratik bir ülkede yasaya uyan herkesin aday adayı olması kadar doğal bir durum yoktur.
Ama koltuk başka bir tatlı olduğundan dolayıdır herhalde,
Bir oturan bir daha kalkmak istemiyor nedense,
Bir konuda Yakup Bektaş’a hak vermemek mümkün değil,
Siyaseti, adaylığı birazda arkadan gelenlere bırakmakta fayda var.
Bir zamanlar partiye girmek için “hiçbir yere aday değilim, sadece tecrübelerimi anlatmak istiyorum” diyerek,
İnsanları aptal yerine koyduğunu zannetmekle,
Öyle her gördüğün yere aday olmakla da siyasette yapılmaz zaten.
Ayrıca siyaset babadan oğula da geçmemelidir.
Buna göre plan yapanlara da duyurulur…
HERKES ELLEMESİN
Bir zamanlar. “Ekmek aslanın ağzında” denilirdi.
“Evine ekmek götürmek”, “Eli ekmek tutmak” gibi deyimlerimiz yok mudur?
Ekmeği nimet bilen,
Yere düşürünce üç kere öpüp başımıza koyan da bizler değil miyiz?
Bakkallarda ekmek dolabının üzerinde “Elinle değil gözünle seç” yazardı.
Amaç herkes ellemesin, eli kirli olan var temiz olan var.
Ekmek yıkanmaz malumunuz.
Onlarca insan ellerse;
Üst solunum yolu enfeksiyonları, Sarılık, tifo, dizanteri, kolera gibi bağırsak enfeksiyonları ve benzeri hastalık mikroplarının bulaşma riskinin yüksek olduğu da malumunuzdur.
Ülkemizde Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nın hazırladığı Türk Gıda Kodeksi denen bir uygulama var. Resmi Gazete’de yayınlanmış;
“- Madde 10)…Ekmek ve ekmek çeşitleri ambalajlı olarak tüketime sunulur. Ekmek ve ekmek çeşitleri, sadece fırında ambalajsız olarak tüketime sunulabilir. Bu durumda, üretici firma adı, adresi, üretim yeri, net ağırlığı, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’ndan alınmış üretim izin tarih ve sayısı ile ilgili bilgiler içeren etiketler tüketicinin göreceği yerlerde bulundurulmalı veya ekmek ve ekmek çeşitleri ile birlikte tüketiciye sunulmalıdır…”
Silivri’ye bakalım.
Bakalım bakmasına da bizim bakmamız çözüm getirmiyor ki.
Bakar körler ile bakmak görevi olanlar baksa yeterli aslında.
Ama biz yine de Silivri Tarım İlçe Müdürü’ne ve Silivri Belediyesi’ne bir soralım;
Silivri’nin birçok yerinde ekmek neden ambalajsız satılıyor, neden kanunlar uygulanmıyor?
Neden bu gibi ekmek üreten ve satan firmalar kontrol edilmiyor?
Ekmekleri ambalajında üretmeyen fırınlar hakkında gereken yasal işlemler yapılmıyor?
Belli ki proje üretmekten işleriniz çok yoğun buna sıra gelmiyor?
Hani her konuşmada “insan” için çalışıyoruz diyorlar ya…
Sadece yiyen,
Ama neyi nasıl yediğini bilmeyen,
Merak etmeyen vatandaşlar için bu kanunu uygulatmaya gerek duyarlar mı?
Bilemem tabii…