Kadına Şiddete Hayır!
25 Kasım, 1981 yılından beri gayri resmi, 1999 yılından beri resmi olarak Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak anılıyor.
Kadına yönelik şiddet, yalnızca cinsiyeti nedeniyle kadınlara uygulanan şiddet davranışıdır. Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun yani 6284 kadına yönelik şiddeti şöyle tanımlıyor:
“Kadınlara, yalnızca kadın oldukları için uygulanan veya kadınları etkileyen cinsiyete dayalı bir ayrımcılık ile kadının insan hakları ihlaline yol açan ve bu kanunda şiddet olarak tanımlanan her türlü tutum ve davranışı.”
Kadına yönelik şiddetin de kategorileri var. Bu kategorilerin içerisinde yer alan bazı şiddet türleri -duygusal ve sosyal şiddet- ilişki içerisindeyken erkeğin kadını manipüle etmesinden dolayı anlaşılamıyor. Kadına yönelik şiddetin kategorileri şöyle:
Fiziksel şiddet
Duygusal şiddet
Cinsel şiddet
Ekonomik şiddet
Dijital şiddet
Flört şiddeti
Israrlı takip
Sosyal şiddet
Şiddete farkında varmanın yollarını konuştuktan sonra 25 Kasım’ın hikâyesini sizinle paylaşmak istedik. Nitekim, bu hikâyeyi okuduğunuz zaman şiddetin, sadece birlikte olduğunuz erkekten gelmediğini göreceksiniz.
Üç kız kardeşin kadın mücadelesi: 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
25 Kasım her ne kadar resmi olarak 22 yıldır anılsa da bunun tarihi 1960’lara dayanıyor. Mirabal kardeşler olarak tanınan Patria, Minerva ve María Teresa’nın erkek tahakkümüne karşı verdiğini mücadele sonucu hayatlarını kaybetmesi bugünün ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu üç kadın yıllarca Dominik Cumhuriyeti’ni yöneten Rafael Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele veriyor ve 1960 yılında diktatörlük karşıtı mücadeleleri ülke çapına yayılıyor.
Rafael Trujillo rejimine karşı halk arasında gizli örgütler kurulmuş ve bu örgütlerden biri de üç kız kardeşin kurduğu “Clandestine” hareketi. Mirabal kardeşler ve eşleri, Trujillo tarafından terörist ilan ediliyor ve bu yüzden de sürekli hedef gösteriliyor. Trujillo 2 Kasım 1960 tarihinde yaptığı konuşmada Mirabal kardeşleri tekrar hedef gösteriyor ve “Ülkenin en büyük iki sorunu Kilise ve Mirabal kardeşlerdir” diyor. Trujillo’nun konuşmasından sadece 23 gün sonra yani 25 Kasım’da Minerva, Maria ve Patria Mirabal kardeşlerin arabalarının önleri kesiliyor, üç kardeş ve şoförü Rufino de la Cruz öldürülüyorlar. Kardeşlerin diktatör rejimi ortadan kaldırmak için kurdukları Clandestine Hareketi ise kadınların öldürülmelerinden bir yıl sonra diktatörlüğün yıkılmasında önemli rol oynuyor.
1981 yılından beri 25 Kasım, kadına karşı şiddetle mücadele etme günü olarak anılıyor. Her yıl 25 Kasım’da kadınlar, “erkek şiddetine dur” demek için eylemler düzenliyor. Kadın dayanışmasının kazanımı olan bu günü Birleşmiş Milletler, 1999’da resmi olarak “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” ilan ediyor.
2021’in ilk 10 ayında 225 kadın öldürüldü, 170 kadın şüpheli bir şekilde hayatını kaybetti
25 Kasım’da kadınlar erkek şiddetine karşı sokaklara çıkarken, 2021 yılının ilk 10 ayında da 225 kadın, erkekler tarafından katledildi. Erkekler, ocakta 23, şubatta 28, martta 28, nisanda 16, mayısta 17, haziranda 18, temmuzda 20, ağustosta 31, eylülde 26, ekimde 18 kadını öldürdü. Kadınlar yine en çok güvende olması gereken yerde; evlerinde, en yakınındaki erkek tarafından ve hayatlarına dair karar almak isterken öldürüldüler.
Kadın cinayetlerinde durum böyle iken şüpheli kadın ölümleri de diğer yıllara göre artıyor. Etkin soruşturmanın olmaması nedeniyle, erkekler cinayeti şüpheli ölüm gibi gösterebiliyor hatta intihar olduğu söylüyor. Nitekim Şule Çet dosyasında bunu görmüştük. 2021’in ilk 10 ayında 170 kadın şüpheli bir şekilde hayatını kaybetti.